9 Kasım 2009 Pazartesi

James Cameron’ın ‘Avatar’ı gişede başarılı olabilecek mi?


Bir film stüdyosu özgün, sıradışı ve içinde Hollywood yıldızlarının bulunmadığı bir hikâye ile para kazanabilir mi? Üstelik bu filmin maliyeti 500 milyon dolara yaklaşıyor ve aynı zamanda DVD piyasası da ortadan kalkmaya yüz tutmuşsa...

Yukarıdaki soru 20th Century Fox ve stüdyonun 3 boyutlu (3B) filmi ‘Avatar’ için söz konusu. Meseleye şüpheyle yaklaşanların aksine 20th Century Fox stüdyosu bu projeden para kazanacağını düşünüyor. Çünkü stüdyo filmin arkasındaki itici güç olan James Cameron’a güveniyor. Cameron 1997 yılında Fox için ‘Titanic’i çekmiş ve bu film 1,8 milyar dolar gibi rekor bir hasılata ulaşmıştı.

Öte yandan, Cameron’ın bu film üzerinde 15 yıldan bu yana çalıştığı biliniyor. Cameron projeninin tam maliyetini tam olarak açıklamasa da, gelen haberin ulaşılan maliyetin 230 milyon dolar düzeyinde olduğunu ortaya koyuyor. Bu rakama küresel pazarlama bütçesi de eklendiğinde toplam maliyetin 500 milyon doları bulacağı belirtiliyor. (Projede Cameron’ın Yeni Zelanda’dan Weta Digital ile işbirliğine gittiğini de ekleyelim. Weta Digital’in Yeni Zelandalı yönetmen Peter Jackson’ın firması olduğunu da hatırlatalım.)

Fox Filmed Entertainment başkan yardımcıları Tom Rothman ve Jim Gianopulos ile Cameron’ın Lightstorm Entertainment’taki ortağı Jon Landau konuya ilişkin herhangi bir yorum yapmazken, News Corporation Yönetim Kurulu Başkanı Rupert Murdoch, ‘Avatar’ın kendisini heyecanlandırdığını söyledi.

‘Avatar’a ilişkin dikkat çeken diğer bir nokta ise bu filme özel üretilen kamera ve dijtal teknoloji. Hollywood’un teknoloji ustalarından Vince Pace’in Cameron’la bu filme geliştirdiği özel sistemler 14 milyon dolara mal oldu.

Filmin bir bölümü Los Angeles’ta havaalanı hangarında çekilirken önemli bir kısmı da Yeni Zelanda’da sağlanan vergi avantajları nedeniyle bu ülkede peliküle aktarıldı. ‘Avatar’ bütün dünyada 18 Aralık’ta gösterime girecek. Filmin resmî Web sitesi ise www.avatarmovie.com

(Haberi New York Times’dan derledim. Haberin tamamına http://www.nytimes.com/2009/11/09/business/media/09avatar.html?pagewanted=1&_r=2&ref=movies linkinden ulaşabilirsiniz)

6 Kasım 2009 Cuma

Cesur Yeni Dünya filme çekilecek


Ridley Scott, İngiliz yazar Aldous Huxley’nin ünlü anti ütopya romanı Cesur Yeni Dünya’yı (Brave New World) filme çekeceğini açıkladı.

Huxley’nin 1931’de yazdığı Cesur Yeni Dünya’nın haklarını Leonardo DiCaprio’nun sahibi olduğu yapım firması Appian Way elinde bulunduruyor. DiCaprio ve Scott’un yapımcılığını üstleneceği film Universal Pictures için gerçekleştirilecek. Filmde başrolü ise DiCaprio oynayacak. Universal Pictures yapımın senaryosu için Farhad Safina anlaştığını açıklarken Safina’nın kısa süre içinde senaryo yazımına başlaması bekleniyor.

Son altı aydır yapım firması yöneticilerinin toplantılarını sıklaştırması ve hazırda bir senarist bulunması projeye belirli bir hız kazandırsa da, konuya yakın kaynaklar projenin henüz gelişim aşamasında olduğunu kaydediyor.

Öte yandan, Cesur Yeni Dünya’nın çeşitli defalar televizyona aktarıldığını söylemekte yarar var. Romanın en son 1998 yılında NBC için Leonard Nimoy-Peter Gallagher ikilisi tarafından TV filmi yapıldığını belirtelim. Fakat, eser bugüne kadar sinema seyircisine ulaşmadı.

Cesur Yeni Dünya 26. yüzyılda geçen bir anti ütopya. Romanda üreme teknolojisi, öjenik ve hipnopedi (uykuda öğretim) sayesinde toplum değiştirildiği görülüyor. Aslında tanımlanan dünya bir ütopya olarak da gözükebilir, fakat ironik bir ütopya. Zira insanlık sağlıklı, teknolojik açıdan gelişmiş, savaşlar ve yoksulluk yok edilmiştir. Bütün ırkların eşit olduğu ve herkesin mutlak olarak mutlu olduğu bir dünya vardır. Fakat, ironik biçimde, tüm bu gelişmeler birey için çok önemli olan birçok değerin yok edilmesi, kaldırılması ile başarılmıştır; aile, kültürel çeşitlilik, sanat,edebiyat, din ve felsefe artık yoktur. Ayrıca salt zevki önüne gelenle seks yapmada ve uyuşturucu kullanımında bulan toplum hazcı (hedonistik) bir topluma dönüşmüştür. Eserin başlıca kahramanları ise Bernard-Marx, John the Savage ve Lenina Crowne.

(Haberi Reuters ve wikipedi'den derledim)